Kişinin kişisel bakım ve temizliğini başkasına bağımlı olmadan gerçekleştirmesi, giysilerini çıkarma ve giyinme işlemlerini kendi başına yerine getirmesi için gerekli olan becerilerin tümüne denilmektedir. Her kişi, bağımsız yaşamın şartı olan banyo, tuvalet ihtiyacı, temizlik ihtiyacını gidermek durumundadır. Öz bakım becerileri eğitimi; çocuk gelişiminin beş gelişim alanı içerisinde yer almaktadır. Bu becerilerin çoğunu okul öncesi dönemde kazandırmak gerekmektedir. Küçük yaşlarda kazanılan öz bakım becerileri çocuğun bütün hayatını etkileme gücüne sahip olmaktadır.
Günlük Yaşam ve Öz Bakım Becerileri
Normal çocuğun yaşamında erken yaşta başlayan özbakım becerilerinin gelişimi anne-babalardan bağımsızlığın başlangıcını gösterir. Yetersizliği olan çocuklar için bu bağımsızlık, çevresel beklentiler kadar zihinsel, fiziksel ve davranışsal yetersizliklerin bu temel becerilerini yavaşlatma, sınırlama ya da süresiz olarak ertelenmesine rağmen eşit önemdedir. Tuvalet eğitimi, yemek yeme ve giyinme becerileri en temel özbakım becerileridir. Bu becerileri el-yüz yıkama, diş fırçalama, burun temizliği ve banyo yapma becerileri izler. Bu sürekliliğin sonunda tırnak bakımı, cilt bakımı, kozmetik ürünlerin kullanımı, saç bakımı ve cinsel organların temizliği gelir. Ayrıca günlük yaşam işlerini yerine getirme yeteneği özbakımın niteliğini etkiler. Elbise satın alma ve bakımı (basit tamir, seçim, renk ve biçim eş güdümü,ütüleme,temizlik ve koruma) yaşa ve havaya uygun giyinme,ilaçların kullanımı,sağlıklı yemek yeme alışkanlıkları ve cinsel davranış (cinsel farklılıkların farkına varma,gizliliğe saygı ve kadın-erkek sosyal ilişkileri)ileri düzeydeki özbakım becerileridir.
Zihinsel yetersizliğin dışında pek çok neden, engelli çocuğun öz bakım becerilerini kazanmalarını geciktirebilir. Bunlardan bazıları büyük kas becerilerindeki yetersizlikler (kol ve bacak kaslarındaki), görme yetersizliği, el-göz eş güdümündeki yetersizlik, manipülatif becerilerdeki yetersizlik, yemek yeme becerileri ile ilgili olarak ağız ve ağız içindeki bölümlerde şekil bozukluğu ya da tam gelişmemiş olmasıdır. Eğer bir çocuğun küçük kas gelişimleri tam olarak gelişmemişse düğmelerini iliklemede, sert yiyecekleri ısırmada, fermuarını ve kemerini sıkıca kapamada zorluk çekebilir. Zihin engelli bir çocuk görsel dikkat, hareketleri taklit, basit emir ve cümleleri anlama gibi temel bilişsel becerilerin bazılarını öğrenememişse, bu durumda, öz bakım becerilerinin kazanılmasını geciktirir.
Küçük kas becerilerinin gelişimindeki yetersizlikler, sinir sistemiyle ilgili yetersizlikler, ağız boşluğu ve kas yapısındaki bozukluklar (tavşan dudak, yarık damak, vb.) ve diyet yapmayı gerektiren durumlar, yemek yeme becerilerinin kazanılmamasına ya da geç kazanılmasına yol açabilmektedir. Görme ya da işitmedeki yetersizlikler ve uygun olmayan öğrenme çevreleri de (aşırı koruyucu ebeveynler, niteliksiz öğretmenler vb.) yemek yeme becerilerinin kazanılmasını olumsuz etkileyebilir.
Giyinme becerileri, engelli ya da normal olsun tüm çocuklar için soyunmayla ilgili becerilerden daha zordur. Bu nedenle, çocuk giysileri çıkarmayı beceremiyorsa, öncelikle bu becerilerin öğretilmesi gerekir. Giyinme ile ilgili öğretim ise, daha sonra yer alır. Düğme açma, kapama, çıt çıt takma, fermuar açma-çekme, düğüm ve fiyonk yapma el-göz eş güdümü ve parmakla ilgili tam bir gelişme gerektirir. Temel giyinme becerileri kazanıldıktan sonra, uygun giysi seçimi ve giysi bakımı ile ilgili becerilerin zihin engelli çocuklara kazandırılması gerekir. Engelli birey rengi ve biçimi uyumlu olan ve aynı zamanda yapacağı etkinliğe ve hava şartlarına uygun olan giysiyi seçebilmelidir. Engelli olan bireyin yaşına uygun etkinliklere katılması ne kadar önemli ise, yaşına uygun giysiler giymesi de o kadar önemlidir. Zihin